Ege
Türkiye
Bodrum
Bodrum Yarımadası’nın çevresinde birçok eşsiz koy bulunur. Balık, ahtapot, yosun, deniz otları ve deniz süngerlerinin bolca bulunduğu koyda deniz, sığdan derine şaşırtıcı bir hızla değişir.
Bodrum açıklarında iki gemi enkazı, bir uçak haricinde antik döneme ait olabilecek duvarlar, oyuklar ve sivri tepeleri içeren 20 dalış noktası var. 30 metreye varan dalış derinlikleri sayesinde Vatoz, Barakuda (deniz turnası), Orkinos, Müren balığı ve ahtapotları görebileceksiniz.
Bodrum’un su altı dünyasında küçük ve büyük iki resife rastlayacaksınız. Bodrum ve Kara Ada arasında bulunan bu iki resif sadece 200 metre mesafeyle birbirinden ayrılır. Resif duvarları, deniz yaşamı ile doludur ve beş metre derinlikle, güneyde 32 metreye ve kuzeyde 36 metreye kadar uzanır.
Orak Adası’ndan Kargı Adası’na kadar olan dalış merkezleri, 29 metre uzunluğundaki SG115 Kargo Gemisi; 37 metrelik Türk Deniz Kuvvetleri Su Tankeri Pınar 1, yapay resif oluşturmak için batırılan Türk Hava Kuvvetlerine ait Douglas C-47 Skytrain ve Dakota Paraşüt Uçağı; tüm dalışçılar için keşfedilmesi gereken batıklardır.
Tarihi MÖ 1400 yılına uzanan bir Bronz Çağ gemisi olan Uluburun enkazına rastlanması, bir sünger dalışı sırasında gerçekleşmiş. Geminin enkazı günümüzde, Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor.
Datça
Datça, olağanüstü koyları ve plajları ile güzel bir tatil yeri. Deniz kaplumbağalarının (Caretta Caretta) Türkiye’deki en önemli yuvalama alanı olduğu için de önemli bir denizcilik merkezi. Datça Yarımadası, yunuslar ve bölgede sıklıkla görülen diğer deniz canlılarının arasında yüzmek, şnorkelle dalış yapmak için çok sayıda koy ve dalış alanına sahip. Datça, dalış sevdalılarına unutamayacakları sayısız sualtı deneyimi vadediyor.
Marmaris
Marmaris’in sualtı dünyası, mükemmel görüş netliği, iyi korunmuş koylarında çok sayıda dalış alanı imkanıyla, sakin ve stressiz dalışlar için en iyi tercihtir. Hem kıyı hem de tekne dalışları için imkanlar var. Büyük merkezler, gece dalışları da dahil olmak üzere çeşitli kurs seçenekleri düzenliyor. Marmaris ve çevresindeki dalışlarda, oyuklardan resiflere kadar çeşitli denizaltı varlıklarını ve Türkiye'nin bazı antik amforalarını görme imkanı bulabilirsiniz.
Kadırga Koyu, Marmaris’teki en popüler dalış merkezlerinden biri. Dalışlarda çok yaygın görülmeleri nedeniyle bu dalış bölgesi “Amforalar ve Mürenler” olarak yeniden adlandırılabilir. Kadırga Feneri’nin karşısında bulunan ve 40 metrelere kadar inen bu kayalık alan, birçok dalış seviyesi için uygun. Amfora yığınının yanı sıra 15 metre derinlikte, Helenistik Çağ’a ait bir batık gemi kalıntısı da dalgıçları bekliyor.
Fethiye
Fethiye’nin deniz tabanı, yumuşak mercanlarla kaplı kemerlerden, gizemli tünellerden ve derinleşen yamaçlardan oluşur!
Fethiye’de bulunan Kızıl Ada, 20 metreye kadar doğal bir amfi tiyatro görüntüsü verir. Gece canlı sünger bolluğunu görmek için bir fenerle buraya gelip kıyıdan 27 metre derinlikte yer alan 40 metre uzunluğundaki TSCG (Türk Sahil Güvenlik) Gemisi’nin motor bölümünü inceleyin.
Türkiye’deki en iyi dalış noktalarından biri olan Akvaryum Koyu, geçtiğimiz yıllarda sit alanı ilan edildi. Burası hem daha az deneyime sahip hem de ileri seviyedeki dalgıçlar için uygun bir dalış noktası. Akvaryum Koyu gece dalışı için de harika bir nokta.
Alaaddin Mağarası’nda dalmadan Fethiye’den ayrılmayın! Bu eşsiz dalış sizi 29 metrede hassas renkli mercanları ve buranın sakinleri olan orfozları görebileceğiniz bir mağaraya götürecek. Birkaç dakika sonra 12 metreye yükselirsiniz ve “hamam” adı verilen, tepesindeki iki açıklıktan doğal ışığın girdiği başka bir mağaraya geçersiniz.
Çeşme (İzmir)
Çeşme, sizlere nadir bulunan su berraklığı ve deniz canlısı çeşitliliği sunuyor. Dalış merkezleri arasında sualtı fotoğrafçıları tarafından sevilen muhteşem bir mağara olan Yatak Odası ve deneyimli dalgıçların 45 metreye kadar dalabildikleri Eşek Adası’ndaki Yarık Kaya (Ayrıktaş) var.
Tüm dalgıçlara uygun olan Fener Adası, Çeşme’nin kuzeydoğusunda yer alır ve İzmir’in sevilen bir tatil noktasıdır. Fener Adası, derinliği 18 metreye kadar uzanan, sualtı macerası arayanlar için renkli bir noktadır.
Sarı deniz süngerleri ve mercan çiçekleriyle çevrelenen Fener Adası’nda, sargos (karagöz) ve çipura sürüleri ile yüzebilirsiniz. Eski fok mağarasında, foklarla bile karşılaşabilirsiniz.
Kuşadası & Didim (Aydın)
Türkiye’nin Ege kıyısında gözde bir tatil merkezi olan Kuşadası, denizaltında sakladığı A300 Airbus ile, sıra dışı bir dalış noktasına sahip. 36 yaşındaki, 44 metre kanat genişliğindeki ve 54 metre uzunluğundaki uçak, dalgıçların keşfetmesi için batırılmış. Belki de dalışın en güzel yanı, A300 boyunca yüzerek kokpiti ziyaret etmek. Tesisat, kablolar ve anahtarlar sökülmüş ancak kokpitten Akdeniz’in geçit vermez mavisinin ardına bakmak eşsiz bir duygu olacak.
Didim çevresindeki Ege sualtı dünyası, deniz hayatını ve batırılan eski bir sahil koruma gemisini keşfetmek için harika fırsatlar sunar.
Ayvalık (Balıkesir)
Ege’nin kuzey sahilinde güzel bir konumda bulunan Ayvalık, çeşitli dalış noktaları ve adaları ile dalgıçlar için gözde bir dalış bölgesi. Deli Mehmet, iki sualtı adası ile Ayvalık’taki en iyi dalış noktalarından biri. Bunlardan biri, Deli Mehmet 1, 18 - 70 metre derinliğinde, orta seviye dalgıçların tercih ettiği bir dalış noktası. İkinci ada, Deli Mehmet 2, 27-70 metre derinliğinde. Deli Mehmet 1’in aksine, burası profesyonel dalgıçlarca tercih edilir. 27 metreden 50 metreye kadar nefes kesici mercan resifleri vardır. Her adada kırmızı mercanları görebilir, müren balığı ve rengarenk çeşitli balıklarla yüzebilirsiniz.
Deli Mehmet’in yanı sıra İlyosta (Büyük Güneş) Adası da Ayvalık’taki diğer gözde ve güzel dalış noktalarından biridir. Bir kere daldığınızda deniz canlılarının büyüsüne kapılacağınız İlyosta, yüzlerce harika fotoğraf çekebileceğiniz, çok canlı bir dalış noktası.
Gavur Limanı, İlyosta Adası’ndaki en popüler dalış noktası. 3 – 35 metre arasındaki derinliği ile deneyimli ve deneyimsiz dalgıçlar için uygun. Burada birçok sualtı canlısı görebilirsiniz: Suböcekleri, müren balıkları ve hatta denizt tavşanlar (Jorunna parva)... Bu yüzden el fenerinizi yanınıza almayı unutmayın.
Saros Körfezi (Çanakkale)
Sahip olduğu sualtı hazineleri, Saros Körfezi’ni Türkiye’nin kuzeybatı Ege kıyılarının önde gelen dalış noktası haline getiriyor.
Saros Körfezi’nde şiddetli akıntı vardır ve büyük kentleşme ve sanayileşmenin etkileriyle bozulmamıştır. Bunu sonucu olarak Ege Denizi’nin en temiz ve el değmemiş bölgelerinden biridir. Koy, akıntılar sayesinde yılda üç kez kendini temizler, sıcak ve soğuk su karışımı ile kendini atıklardan kurtarır.
Koyda su böcekleri, ıstakoz, deniz yıldızı ve deniz salyangozları gibi 200’ün üzerinde farklı deniz canlısı var. Ayrıca çok sayıda dalış noktası bulabilirsiniz: İbrice Limanı, Cennet, Cehennem, Toplar Burnu, Asker Taşı, Üç Adalar, Kömür Limanı, Bebek, Minnoş Kayalıkları. Bunların içinden en bilineni Minnoş Kayalıkları’nda, su seviyesinin yaklaşık 15 metre altında, falezlerde renkli kayalıklar var. İlk birkaç metreden sonra yunusları ve deniz kaplumbağalarını görebilir, turuncu mercanların yanından geçebilirsiniz. Falezin sonunda fener balığı ve büyük vatozlarla karşı karşıya gelebilirsiniz.
Saroz Körfezi ayrıca gemi enkazlarına da ev sahipliği yapar. Bunlardan biri, 188 ton ağırlığındaki Lundy Batığı’dır. Gemi 1908 yılında yapılmış ve 1915 yılında batmıştır. Enkazı, Saros Körfezi’nin güneyindeki Suvla Körfezi’nde yer alır. 13. metreden sonra geminin silueti görülmeye başlar ve bu noktadan itibaren kaptanın teknesinde gezebilir ve güvertede çipuraların yüzmesini izleyebilirsiniz. Geminin kumla buluştuğu zemininde birçok ıstakoz ve akya balığı bulabilirsiniz.
Saros Körfezi’ndeki son batık, Mart 2019’da batırılan ve keşfe hazır olan bir Airbus A330’dur.
Gelibolu (Çanakkale)
Ege ve Marmara denizlerinin buluşma noktası olan Gelibolu, Çanakkale’de yer alır ve deniz yaşamı ile büyüleyici gemi enkazları ile doludur.
Gelibolu Yarımadası, 1. Dünya Savaşı’nın en bilinen ve büyük cephelerinden birine, Çanakkale Savaşı’na ev sahipliği yapmıştır. Yani alan, İngiliz kuvvetleri ve müttefikleri ile Türkler arasında savaşaın gerçekleştiği alandır. 15 Nisan 1915 tarihinde torpilin çarpması ile batan kargo gemisi Lundy’nin ve denizin 18- 28 metre altında yatmakta olan HMS Majestic’in enkazı, bölgenin ilgi çekici kısımlarını oluşturur.
Gelibolu Yarımadası ve Çanakkale’de 216 gemi enkazı vardır. Bu batıkların kalyonlar dışındaki büyük çoğunluğunu deniz araçları oluşturur. Dalış derinlikleri 7 - 30 metre arasında değişir. Normal dalış ve statik hat dalışları denenebilir. Milo, 1915 Ekim’inde, Kuzey Plaj’da bulunan Avusturalya ve Yeni Zelanda Askeri Birliği’ni (ANZAK) korumak için bir dalga kıran oluşturmak amacıyla Müttefikler tarafından kısmi olarak batırılmış. 18 Kasım 1915 tarihinde bir fırtınada ortadan ikiye ayrılmış ve günümüzde orijinal konumundan sadece 15 santimetre uzakta yer alıyor.